top of page

BERLİN

"2. Dünya Savaşı'nın faturasını en ağır ödeyenlerden...

Küllerinden yeniden doğmuş..."

Almanya'nın başkenti ve en büyük şehri. Aynı zamanda bir eyalet. Spree ve Havel nehirlerinin arasında. İsminin Slavca ‘berl’ (bataklık) kelimesinden geldiği düşünülüyor. En sıcak aylar Temmuz ve Ağustos... %59'u ateist veya agnostik. Türkiye dışında en çok Türk burada, yaklaşık 200.000 kişi.... Berlin'deki en kalabalık yabancı nüfusunu da doğal olarak Türkler oluşturuyor.

AYRINTI

Ulaşım

Berlin şehir merkezinde trafik yok denecek kadar az. Şehir merkezine her araç giremiyor, Bunun için aracınızın düşük emisyonlu olması gerekiyor ve aracınızın camına gerekli izni yapıştırmanız şart. Harika bir toplu taşıma ağı hizmet veriyor. Otobüsler, metro, tren ve tramvay... Sadece Haziran, Temmuz ve Ağustosta bir ay geçerli 9 Euro'ya bir bilet satıyorlar.  Tüm toplu taşımayı kullanabiliyorsunuz. Bileti havaalanından makinelerden alabilirsiniz. Havaalanından şehir merkezine S9 tren hattı ile gelebilirsiniz. 

IMG_8747_edited.jpg

Brandenburger Kapısı

Berlin'in simgesi olarak uzun yıllardır ayakta. 1788-1791 yılları arasında Prusyalılar tarafından yapılmış. Üzerindeki heykel yapıldığı zamanlardan itibaren özgürlüğün ve gücün simgesi kabul edilmiş. Napolyon Prusya’yı yenince bunun bir nişanesi olarak heykeli söktürüp Paris’e götürmüş, Prusya Paris’i alınca Heykel yeniden getirilmiş, üzerindeki zeytin dalı da hac ile değiştirilerek kapıya yerleştirilmiş. Hitler de bu heykeli ve üzerine atfedilen anlamı, halkı motive etmekte sık sık kullanmış. 

Hemen kuzeyinde Reichstag bulunuyor. İkiye bölünmede  Reichstag Batı Berlin'de, Brandenburger Kapısı ise Doğu Berlin'de kalmış, duvar bu yan yana iki tarihi simgenin arasından geçmiş.

IMG_9045.JPG

Reichstag
(Parlamento)

 1894 yılında hizmete açılmış. Adolf Hitler’in 1 Şubat'ta meclisi feshetmesinden kısa süre sonra 28 Şubat 1933’te çıkan yangınla kullanılmaz hale gelmiş. Yangının gerçek faili hiç bulunamamış. (Tutuklamalar ve ardından gelen bir idam var ama soru işaretleri devam ediyor.)

İkinci Dünya Savaşı’nda birkaç amaçla kullanılmış: Bir dönem sığınak olarak kullanılmış. AEG bu binada bir laboratuvar kurmuş ve  elektron tüpleri üretmiş. Binanın bir kısmı hastane haline getirilmiş. Ne yazık ki savaşta harabeye dönmüş. Savaşın sonunda Almanya yenilmiş ve ülke tam Berlin'in ortasından ikiye bölünerek batısı Amerika Birleşik Devletleri'nin doğusu Rusya'nın yönetimine girmiş. Reichtag  Batı Yakası’nda kalmış 1960’lı yıllarda yenilenmiş. Birleşmenin ardından 1990’da ilk sembolik meclis toplantısı burada yapılmış. 20 Haziran 1991 tarihinde Berlin’in yeniden Almanya Cumhuriyeti’nin başkenti olmasıyla Reichstag da yeniden Almanya Federal Meclis binası olarak ilan edilmiş. Tekrar girdiği restorasyon sonrasında 1999’da hizmete açılmış.

4.jpg

Cam Kubbe

Son restorasyonda eklenen cam kubbe, parlamentonun ana salonunun üzerini kaplar. Güzel bir Berlin manzarası sunan kubbe ziyarete açıktır

architecture-654155_1920.jpg
berlin-4663539_640.jpg

Memorial to Murdered Jews of Europe
(Katledilen Avrupalı Yahudiler Anıtı)

6.jpg

2006’da, 2. Dünya Savaşı’nın bitişinin 60. Yılında, Nazi'lerin yahudi soykırımı sırasında katledilmiş 6 milyona yakın Yahudi’nin anısına yapılmış. Brandenburger Kapısı’nın hemen yanında.

Gendarmenmarkt Meydanı
 (Jandarma Pazarı Meydanı)

Gendarmenmarkt, ünlü konser salonu KonzerthausFransız Katedrali ve Alman Katedrali'nin bulunduğu meydan… Meydan 17. yüzyıl sonunda oluşturulmuş. İsmi 1773 yılına kadar meydanda görevli olan atlı süvarilerden gelmekteymiş. Simetrik yapısı ve iki yanındaki kubbeli kuleleri ile şehrin en güzel meydanı :)

9 gol.jpg

Konzerthaus Berlin
(Berlin Konser Salonu)

Konser salonunun bulunduğu yerde 1 Ocak 1802'de Şehrin en büyük tiyatro solonu açılmış, 1817’de yanmış ve kullanılamaz hale gelmiş. Hemen yeni bir tiyatro salonunun inşasına başlanmış ve günümüzde kullanılan bina 1821’de Schauspielhaus (Oyun Evi) Berlin olarak hizmete girmiş.

I. Dünya Savaşı’ndan sonra ise ismi Preußisches Staatstheater Berlin (Berlin Devlet Tiyatrosu) olarak değiştirilmiş.

II.Dünya Savaşı’nda büyük hasar gören bina 1977’de onarılarak konser salonu olarak tekrar açılmış. 1994’te bugün kullandığı Konzerthaus Berlin (Berlin Konser Salonu) ismini almış.

Dünyanın sayılı orkestralarından biri olan Konzerthausorchester Berlin (Berlin Orkestrası)’na ev sahipliği ediyor.

music-3090204_1920.jpg

Französischer Dom
(Fransız Katedrali)

fff.jpg

Fransa'daki yıkılan Charenton-Saint-Maurice kilisesinden ilham alınarak yapılan kilise 1705’te hizmete açılmış. Fransızca konuşan Kalvenist cemaati yüzünden halk bu ismi uygun görmüş.  1785’te kilisenin hemen yanındaki alana kubbeli kule eklenmiş. Bu yapı Fransız Kilisesi'nin bir parçası sayılsa da iki yapı arasında bir geçiş yok, ikisi birbirinden bağımsız yapılar. Bu kuleyi meydanın karşı köşesindeki Alman kilisesi ile simetri oluşturması için eklemişler. II. Dünya Savaşında ağır hasar görmüş ve yenilenerek 1981’de tekrar hizmete açılmış. Turistlerin sevdiği mekanlar arasında yer alan kilisenin kubbesi güzel bir Berlin manzarası sunuyor. Kule, Berlin Huguenot Müzesine de ev sahipliği yapıyor, kilisede bir de restoran hizmet veriyor.

Deutscher Dom
(Alman Katedrali) 

1708’de ibadete açılan Kilisenin Jerusalem Kilisesi'ne bağlı cemaati, Fransız Katedrali’ndeki Fransızca konuşan Kalvenist cemaatin aksine Almancayı ana dil olarak kullanmış. İsmini de cemaatinin kullandığı dil sebebi ile yine halktan almış. (Aslında yapıldığında verilen isim Yeni Katerdral.)

Fransız Katedrali’nden bahsederken simetrik kulelerden bahsetmiştim; 1785'te bu Kiliseye de aynı kuleden yapmışlar.

Katedralin yaşadığı en önemli tören 1848 Mart Devrimi’nde ölen 183 kişi için yapılan cenaze merasimiymiş.

Savaşta tamamen yıkılmış ve yeniden yapılarak 1988’de hizmete girmiş, sonrasında Alman hükûmeti kiliseyi satın almış. Bina tüm dini objelerden temizlenerek 1996’da müze olarak kullanılmaya başlanmış.

schiller-313158_1920.jpg

Tiergarten Park

IMG_E8872_edited.jpg
IMG_8883_edited.jpg

İsminin Almanca’dan çevirisi ‘Hayvanat Bahçesi’ olsa da bir park. Berlin’in ünlü Hayvanat Bahçesi “Zoological Garden”in yanında. Münih'teki Englischer Garten'dan sonra ülkedeki en büyük ikinci parkmış. Şehrin göbeğinde, asırlık ağaçlara ev sahipliği yapıyor. Günün her saati hareketli; bisiklet sürenler yürüyenler, koşanlar, hayvan gezdirenler ve şehrin tantanasından uzak bir nefes almak isteyenler…

Victory Column 
Zafer sütunu

Tiergarten’in kenarında. 1864 yılında Heinrich Strack tarafından İkinci Schleswig savaşındaki Prusya zaferinin anısına tasarlanmış 1873'teki açılışına kadar Prusya, Avusturya ve Fransa savaşlarını da kazanınca anıt bu savaşlara da atfedilmiştir. Birleşme savaşları olarak anılan bu zaferler, 35 ton ağırlığındaki Victoria Heykeli’nin eklenmesi için de ilham kaynağı olmuş. Anıt "Altın Else" anlamına gelen “Goldelse” olarak anılıyor.

IMG_8863.JPG
berlin-2581712_1920.jpg

Bellevue Sarayı

IMG_6328[1].JPG

Prusya Kralı II. Frederick'in en küçük kardeşi Prensi Augustus Ferdinand için 18. Yüzyılda inşa edilen Bellevue Sarayı, 1994'ten beri Almanya Cumhurbaşkanı'nın resmi konutu olarak kullanılıyor. Schloss, Spree Nehri kıyısında, Berlin Zafer Sütunu yakınında, Tiergarten parkının kuzey kenarı boyunca yer almakta.

Zoological Garden
(Hayvanat Bahçesi)

Tiergarten’le yan yana. 35 hektar alan kaplayan park 1844 yılında açılmış. 1.400 farklı tür ve 14.000 civarı memeli bulunduruyor. Dünya'da en ayrıntılı tür barındıran hayvanat bahçesi. Akvaryumu 1913 yılında hizmete girmiş.

Atladım diye düşünmeyin istedim, ekledim. Otelimizin yolu üstündeydi, defalarca önünden geçtik ama gitmedik. Hiçbir hayvanat bahçesi hayvan sakinlerine kendi yaşam ortamını sunamıyor. Hayvanların hepsi bu bahçelerde hapis hayatı yaşıyorlar. Akvaryumlar ve onların temizliğinde kullanılan dezenfektanların, balıkların sinir sistemine ve beynine ciddi zarar verdiği biliniyor. Hayvanat bahçelerine karşıyım.

IMG_9019.JPG

Tauentzienstraße Caddesi ve KaDeWe
(Kaufhaus des Westens) Alışveriş Merkezi

Tauentzienstraße, Batı Yakası’nda önemli bir alışveriş caddesidir. Üzerinde mağazalar restoranlar ve alışveriş merkezleri bulunuyor. Caddenin en önemli unsuru 27 Mart 1907'de açılan ve Almanya'nın en tanınmış mağazası olarak kabul edilen Kaufhaus des Westens (KaDeWe). Berlin’de gezerken pek çok kişinin elinde bu Mağazanın poşetlerini göreceksiniz:) Kaiser-Wilhelm Kilisesi (Yıkık Kilise) de bu cadde üzerinde.

7.jpg

Kaiser-Wilhelm Kilisesi
(Yıkık Kilise)

IMG_8728.JPG

Almanya'nın ilk imparatoru I. Wilhelm’in anısına 1895’te ibadete açılmış bir Protestan kilisesi. Yapımını devlet değil halk finanse etmiş. Beş kuleli kilisenin 113 metrelik ana kulesi ile Berlin’in en yüksek yapısıymış.,

2. Dünya savaşında vurulması, psikolojik bir hamle. Halk için simge durumundaki görkemli kiliseleri gözlerinin önünde yakılmış. Kilisenin yine aynı büyüklükte ve güzellikte yeniden yapılmasına söz veren Naziler savaşta yenilince, savaşı Almanya'ya karşı kazanan taraflar, Wilhelmist-Alman milliyetciliğin simgesi kiliseyi hemen restore etmemişler. Kilise bakımsızlıktan yıkılmaya yüz tutunca 1957’de yenileme kararı alınmış. Halk birlik olup ana kulenin aynen korunmasını isteyince etrafına modern tarzda 4 yapıdan oluşan bir kilise inşa edilmiş.

Museumsinsel

(Müzeler Adası)

(UNESCO'nun Dünya Mirasları Listesi'nde)

Spree Nehri'nin üzerinde 1 kilometrekarelik alana sahip ada üzerine kurulu müzeler kompleksi.

Pergamon (Bergama) Müzesi

Müze binası, mimar Alfred Messel tarafından tasarlandı. Ludwig Hoffmann yönetimindeki inşaat 1910'da başladı ve 1930'da tamamlandı.

Bergama Zeus Sunağı, Milet Pazar Yeri Kapısı, İştar Kapısı ve Mşatta Sarayı Bergama Athena Tapınağı'nın girişi, Athena Heykeli ve Halep Odası sergilenen en önemli eserler. İsminden de anlaşılacağı gibi bu eserlerin neredeyse tamamı Türkiye’den getirilmiş. Yunanistan ve İtalya’dan da az sayıda eser sergileniyor. Müze içerdiği koleksiyonun genişliği ile dünyanın sayılı müzelerinden. Bu eserlerin hemen hepsi ile ilgili Türkiye’nin açtığı iade davaları var. Yılda ortalama 850,000 kişi tarafından ziyaret ediliyor. Almanya’da en çok ziyaret edilen müze. Sanki iade biraz zor. Müzenin en büyük ve önemli bölümü 2026’ya kadar tadilatta. Çok üzgünüm gezemedik:(

IMG_8936.JPG

AYRINTI

Luca della Robbia ve Bode Müzesi

Luca della Robbia heykellerine emsalsiz bir beyazlık veren “Sırlı mimari pişmiş toprak”tekniğini buldu ve hemen tüm eserlerinde kullandı. Bu teknik duvar ve zemin inşaatına modüler, çeşitli ve nispeten ucuz bir yaklaşım sunduğu için mimaride de çokça kullanıldı.

Luca heykellerini sakince hayali bir izleyiciye bakan mavi ve mor gözleriyle ustaca güçlendirmiş. İtalyan Rönesans sanatçısının eserlerinden örnekleri Bode Müzesinde görebilirsiniz. Bence etkileyici.

IMG_8973.JPG

Bode Müzesi

Mimarı Ernst von Ihne ve Max Hasak (1897 /1904)

2000/2006 arasında restorasyon gördü

Heykel, madalya ve madeni para koleksiyonunun yanı sıra Bizans sanatı örneklerini de barındırmakta.

Altes (Eski) Müze

Mimarı Karl Friedrich Schinkel (1823/1830)

Neo klasik mimari tarzı ile inşa edilmiş.

II. Dünya Savaşı’ndan sonra 1966 yılında restorasyon geçirmiş

Antik eserler bu müzede sergilenmekte.

bode.JPG

Neues (Yeni) Müze

Mimar Friedrich August Stüler (1843/1855)

II. Dünya Savaşı’dan sonra (2003/2009) restorasyon geçirerek yeniden açılmış.

Antik Mısır Medeniyeleri Koleksiyon’u bu müzede sergileniyor.

(Eski Ulusal Galeri)

Neoklasik ve Rönesans Revival tarzlarında inşa edilen  ve 1876’da hizmete açılan müzenin mimarları Friedrich August Stüler ve Johann Heinrich Strack.

19. yüzyılın tablo ve heykellerine ev sahipliği yapıyor.

IMG_8995.JPG

Alte Nationalgalerie

AYRINTI

IMG_8998.JPG

Granitschale / Granit Kase

Prusya Kralı 3. Friedrich Wilhelm’ın Altes Museum (Eski Müze) için spariş ettiği, beklenenden büyük olunca müzenin önüne yerleştirilen taş kase. Dünyadaki, en büyük taş kase olma özelliği taşıyor. Almanlar bu kaseyi bir vatan severlik sembolü olarak kabul ediyor.

Berlin Katedrali

Museumsinsel’de… İçinde hiçbir zaman bir piskopos yaşamadığı için gerçek anlamda bir katedral değil. Almanya’daki Protestan kiliselerinin başı… Barok olarak inşa edilen katedral her yenilemede başka bir mimari tarzın etkisinde kalmış. Her yıl 100’den fazla konsere ve etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Önündeki büyük çimenlik üzerine yayılmak için cazip.

IMG_6335.JPG
IMG_8940.JPG

AYRINTI

Berlin Art Market

Museumsinsel (Müze Adası) üzerinde cumartesi günleri kurulan bir pazar. Sanatçılar kendi eserlerini satıyor.  Ayrıca ucunda da bir bit pazarı kuruluyor. Eğlenceliydi:))

Alexanderplatz

IMG_8815.JPG
IMG_8770.JPG

Berlin'in merkezinde bulunan bir meydan ve ulaşım merkezi. Meydan Mitte ilçesinde ve Spree nehri ile Berlin Katedrali'nin yakınlarında. Yerel halk arasında çoğunlukla kısaca Alex olarak adlandırılıyor. Dünya Saati, Dostluk Çeşmesi ve Berlin TV Kulesi bu meydanda. Sokak yemekleri için en uygun yer.

Berliner Fernsehturm

Berlin Tv Kulesi

1969’da açılmış, 368 metre, 203’cü metresinde bir bar ve restoran ve seyir terası var.

AYRINTI

Swing Kitchen

Biri Museumsinsel diğeri Alexanderplatz'a yakın iki ayrı şubesi var ve vegan burgerler yapıyorlar. Tek kelime ile nefisti...  Salata ve patatesi de beğendik. İçecek için bir bardak veriyorlar stanttan tüm çeşitlerden sınırsız içebiliyorsunuz.  Ne yesek diye düşünürseniz değerlendirin bence:))

IMG_8931_edited.jpg

Neue Synagoge

(Yeni Sinagog)

Jüdisches Museum 

(Yahudi Müzesi)

ddd.jpg
3.jpg

19. yüzyılda Magribi stiliyle inşa edilmiş yapı, Berlin Yahudi cemaatinin ana sinagogudur. 19. yüzyılın ikinci yarısının önemli mimari eserlerindendir. 2. Dünya savaşında hasar görmüş ve restore edilmiştir.

2001’de açılan müze, 18. yüzyılda yapılan bir mahkeme binası ve müze için inşaa edilen ilginç tasarımlı bir binadan oluşuyor. Müzenin içinde soykırıma dair yürek yakan bir koleksiyon var.

Potsdamer Meydanı

8 pol.jpg

Berlin’in en yeni ve önemli meydanı. İş alışveriş, teknoloji, eğlence, kültür ve sanat aktivitelerine ev sahipliği yapıyor. Berlin ikiye bölünmeden önce şehrin merkeziymiş. Duvar tam meydanın ortasından geçince bölünmeden sonra boş bir araziye dönüşmüş. Birleşmenin ardından açılan yarışma ile dünyanın en büyük kentsel dönüşüm projelerinden biri olmuş. Bu dönüşümün sponsorları Sony ve Daimler Benz de dönüşüme büyük katkı sağlamış. Meydan günümüzde Berlin’in, Almanya’nın hatta belki Avrupa’nın en önemli meydanlarından biri olma gayretinde. Geçmişini tamamen silmek değil amacı, ortasında, duvardan kalan birkaç parçayı değerli bir gerdanlık gibi takınmış. Tarih tekerrür etmesin diye. 

sony-center-2005205_640.jpg

Sony Center

2000 yılında inşa edilmiş. Kentsel Dönüşümün bir parçası. Eğlence ve alışveriş merkezi, değişik aktivitelere ev sahipliği yapıyor. İçinde kafe restoran ve sinema salonları bulunuyor.

Checkpoint Charlie (Checkpoint C) Kontrol Noktası

Berlin Duvarı üzendeki üç kapıdan biri. Replika, gerçek kapı Allied (Müttefikler) Museum’da sergileniyor. Soğuk Savaş'ın diğer kalıntıları olarak ise bariyerler, geçiş noktası sinyal sistemi ve Berlin Duvarı anıtı bu alanda... Günümüzde söz konusu noktada geçmiş tarihlerde dünya savaşına neden olabilecek büyüklükte olan ama atlatılan krizler, bilboardlarda anlatılmakta. Berlin’in Duvarlı dönemini anlatan, aynı isimdeki müzenin hemen önünde yer alıyor. (Diğer kapılar Helmstedt ("Alpha") ve Dreilinden'den ("Bravo").)

5.jpg

East Side Gallery 

(Doğu Yakası Galerisi)

IMG_8817.JPG
IMG_8801.JPG

Berlin Duvarı'nın 1.3 km uzunluğunda bir parçası, uluslararası bir özgürlük anıtı olarak korunmuş. Üzerinde dünyanın çeşitli yerlerinden ressamların yaptığı 105 resim bulunuyor. 2006'da 40 metrelik bir bölümü orijinal parçanın batısına taşınmış.

AYRINTI

Berlin Duvarı

2538751_1920x1080.jpg

Bir duvar bazen sadece bir duvar olmuyor.

II. Dünya Savaşı´nın  (1939/1945) kaybedeni Almanya ve Başkenti Berlin İşgal Kuvvetlerince paylaşılmış. Amerika, Fransa ve İngiltere paylarını birleştirerek Batı Yakasında daha demokratik ve Sovyetler Birliğine karşı bir ileri karakol olarak Berlin’e özel önem vermiş. Şehir kısa sürede ekonomik olarak tekrar ayağa kalkmış. Sovyetler ise Doğu Yakasında otoriter ve sosyalizme dayanan bir model benimsemiş. Doğudan batıya geçişi de yasaklamış.

Doğu ile Batı Almanya arasındaki katı sınır 1952'de çizilmiş. Sadece 3 yılda Doğudan Batıya 270.000 insan kaçmış. Bu kaçışları engellemek için Sovyetler birliğinin bulduğu çözüm, ‘Berlin Duvarı’ ki Batı bu duvara ‘Utanç Duvarı’ diyor… Büyük bir gizlilikle yürütülen proje sonrası 12-13 Ağustos 1961’de bir gecede 46 km’lik duvar örülmüş. Önce sadece tel örgülerden ibaretken hızla beton bloklar devreye girmiş, teller de blokların üzerindeki yerlerini almış. Doğu tarafı, gözetleme kuleleri, köpekler, devriye polisleri ve mayınlarla korunmuş ve kaçışları rahat görmek için beyaza boyanmış. Batı tarafına ise Berlinliler renkli grafitiler çizmiş. (Kalan parçaların üzerinde hala duruyorlar.) Kontrol ve gözetlemelere rağmen, yaklaşık 5 bin kişi duvardan sonra Doğu'dan Batı'ya kaçmayı başarmış. Kaçma girişimi sırasında ölenlerin sayısı ise resmen açıklanmamış. 86 kişiden çok olduğu biliniyor.

Tüm dünyadan gelen baskıya dayanamayan Doğu Almanya 09 Kasım 1989’da sınırları tamamen kaldırmış. Binlerce insan duvara akın ederek büyük bir insan seli oluşturmuş. 28 yıl sonra iki yaka nihayet kavuşmuş. 

Duvar bir kaç ay sonra, 3 Haziran 1990’da 300 Doğu Alman Sınır askeri tarafından yıkılmaya başlanmış.

03 Ekim 1990’da da Doğu ve Batı Almanya resmen birleşmiş.

Artık duvarın geçtiği yerlerde parklar yollar, meydanlar, binalar var. Berlinliler o günleri hatırlamaktan hoşlanmıyor. Bazı yerlerde duvardan parçalar hala dursa da hızla azalıyor. En büyük parça East Side Gallery'de.  Yıkılırken Duvarın büyük kısmı depoya kaldırılmış ve isteyenlere Alman Hükümeti tarafından bloklar halinde satılıyor. Duvar şimdi dünyanın dört bir yanındaki meydanları ibretlik olarak süslüyor.  Ayrıca turistler için de küçük parçalar halinde satışı var.

Zaten severdim Almanları daha da çok sevdim; abartısız ve samimiler... Büyük bir şehir Berlin, içindeki her şey de büyük; binaları, caddeleri, tren istasyonları, acıları...

Avrupa'nın ortasında 20. yüzyılda kocaman bir trajediye ev sahipliği yapmış. Şimdi ise yaralarını sarmış... 

Bu büyük şehirde bir karmaşa, koşuşturma yok; düzen ve huzur var:))

IMG_8816.JPG
bottom of page