top of page
torino.jpg

TORİNO

"İtalya'ya yakışan, kendine özgü bir duruşu olan havalı bir şehir..."

İtalya’nın 4. büyük şehridir. Özellikle Otomotiv sektörüyle ilgili pek çok fabrika bu şehirdedir. Hem otomobil üretir hem de otomobil parçaları.  Şehir başka sektörlerden de birçok fabrikaya ev sahipliği yapar . Bu sebeple ‘Gri Şehir’ olarak anılıyor.  Bu sizi şaşırtmasın. Etrafı Alp Dağları'yla çevrili içinden Po Nehri, PO Nehri'nin kolları olan "Dore Riparia" ve "Stura di Lanzo" ve  Sangone Çayı geçen güzel bir şehirdir Torino.

bu bölgede Romalılardan önce Tauriniler yaşarmış.  Şehir ismini kelt-roman kabilesi olan bu topluluktan almış. Daha sonra Roma buraya askeri bir üs kurmuş. Bölge o dönemde modern bir şehir yapısını kazanmış. Etrafı surlarla çevrilmiş ve nüfusu 5.000'e ulaşmış. 1563'te Savoya Dükalığı'nın baş şehri olmuş binyıldan uzun bir süre bu aileye ve onların hanedanına ev sahipliği etmiş. İtalya Krallığı kurulduğunda ilk başkenti Torino olmuş.

Kısacası, doğal güzellikleri, tarihin derinliklerinden gelen köklü kültür, sanat ve mimarisi, özellikle çikolata konusunda ki iddiası ve 'slow food' akımının doğduğu yer olarak ünlü mutfağı ve futboldan kış sporlarına hatta golfe kadar yayılan spor kültürü ile İtalya'ya yakışan ama kendine özgü bir duruşu olan havalı bir şehirdir Torino.

CASTELLO MEYDANI

Kraliyet Sarayı (Palazzo Reale/Gerçek Saray)

Torino'nun kalbi kabul edilen meydanın en nadide parçası zarif barok cephesiyle bu saraydır. Saray yapılmadan önce burada bir piskopos evi varmış. 16. Yüzyılda bu ev yenilenip genişletilerek saraya dönüştürülmüştür.  17.yüzyılda ciddi bir modernizasyon geçirmiştir. Eklenen binalarla  bu günkü formuna ulaşmıştır. 3 yüzyıl boyunca Savoy Ailesi'ne ev sahipliği yapan saray iç mimarisi ve ince süslemeleriyle Torino'nun en güzel binalarından biridir. Hemen arkasında yer alan Regi Bahçeleri sarayın etkileyiciliğini tamamlar. 1946'da monarşinin sona ermesi ile boşaltılan saray 1997'de Unesco Dünya Miras Listesi'ne girdi. 2007'de halka açılan sarayda kraliyet silahları, Savoy Ailesi'ne ait sanat koleksiyonu sergilenmekte ve bina Arkeoloji Müzesi olarak hizmet vermektedir.

AYRINTI

Savoy Ailesi

11. yüzyıl başlarında ortaya çıkan soylu bir hanedandır. Bu bölgede önce küçük bir kontluk yöneten bu hanedan zamanla hükümdarlık yetkilerini geliştirerek sonunda 1861 ile II. Dünya Savaşı sonunda Savoya-Carignano hanedan dalı tarafından İtalya Krallığı hükümdarı olmayı başarmıştır.

Kaynak:Vikipedia

San Lorenzo Kraliyet Kilisesi

San Lorenzo Kilisesi, 17. yüzyılda inşa edilmeye başlanıp 19.yüzyılda tamamlanmış Barok tarzda bir kilise. Neoklasizmin en iyi örneklerinden biri. İçindeki süslemeler bahse değer. Kilisenin iç mekanı çok incelikle yapılmış motiflerle dolu. Tavan süslemeleri özellikle dikkat çekiyor.

San Quentin Savaşı'nda Fransa'nın yenilmesi ve Napolyonun şehri terketmesini kutlamak için Emanuele Filiberto tarafından yaptırılmış. Zafer Saint Lorenzo gününe denk geldiği için ona adanmıştır.

Madama Sarayı (Palazzo Madama)

Günümüzde sanat Müzesi olarak kullanılan yapı Roma Döneminde bir kapıymış. daha sonra etrafı çevrilerek kaleye dönüştürülmüş. 15. yüzyılda barok tarzda bir ön cephe eklenmiş ve bir yenileme ile saray halini almış. Önden bakıldığında saray olduğu anlaşılan yapı arkadan kale gibi gözüküyor.

Garibaldi Caddesi (Via Garibaldi)

Trafiğe kapalı bir cadde olan Garibaldi üzerinde mağazaları, kafeleri ve restoranları ile her zaman hareketli. Avrupanın en uzun yürüyüş caddelerinden niri olan Garibaldi Castello Meydanı'nı Statuto Meydanı'na bağlar. Statuto Meydanı'nın ortasında Frejus Çeşmesi yer alıyor. çeşme Frejus tünelinin yapımında ölen işçilerin anısına yapılmış.

San Giovanni Battista

Şehirdeki önemli kiliselerden biridir. 15. yüzyılda roma döneminden kalan 3 kilisenin kalıntıları üzerine inşa edilmiş, 17. yüzyılda genişletilmiştir. Şehirdeki Rönesans tarzında tek dini yapıdır. 1997'de çıkan yangınla büyük zarar görmüş yanan yerler tekrar yapılmıştır. Ünlü Torino Kefeni bu kilisede muhafaza ediliyor.

AYRINTI

Üzerinde sakallı bir adam silueti olan, Hz.İsa’nın çarmıhtan indirildikten sonra sarıldığı bez olduğuna inanılan yaklaşık 4 metre uzunluğunda keten bir bez. belli zamanlarda ziyarete açılıyor. Bundan sonraki ziyaret 2025 yılında. Bezin üzerinde yapılan karbon testleri bezin 14.yüzyılda üretildiğini gösteriyor.  Yani zannedilen amaçla kullanılmış olma ihtimali yok denecek kadar az.

Torino Kefeni

Carignano Sarayı (Palazzo Carignano)

AYRINTI

Bicerin

Çikolata, kahve ve kremadan yapılan ve Torino'ya özgü bir içecek. Cafe Al Bicerin bu içeceğin doğduğu yer.İsminide bu kafeden almış.

1679'da Carignano Prensi Emmanuel Philibert ve eşinin özel ikametgahı olarak inşa edilen yapı 1685'de tamamlanmıştır. Mimarı Guarino Guarini'nin başyapıtı olarak gösterilmektedi. Kırmızı tuğladan yapılan bina Barok tarzdadır. Ön cephesindeki dalga hareketi binayı benzerlerinden ayırarak özel kılar.İtalya Krallığı'nın ilk kralı II. Vittorio Emanuele ve babası Carlo Alberto bu sarayda doğmuştur. Günümüzde Risorgimento Müzesi'ne ev sahipliği yapar.

Mısır Müzesi (Museo Egizio)

Kahire Müzesi’nden sonra sadece 'Eski Mısır Kültürü'ne odaklanmış tek müze. Avrupa'daki en geniş Mısır koleksiyonu 6.500 eserle bu müzede sergileniyor. Müzedeki tüm koleksiyon ise 30.000 parçayı buluyor. Burada ilgi çekici pek çok eser var. Özellikle Kha’nın cenin pozisyonundaki mumyası tüylerinizi diken diken edecek. Bence Kha yüzyıllar sonra vücudunun bu şekilde sergileneceğini bilse muhtemelen toprak olmayı seçerdi. Müzede paketi bozulmamış birçok mumya da var. Hiyeroglif ile yazılmış papirüsler de ilgi çekici. Metrelerce uzayan resim yazılar... Sanki yeteri kadar uzun süre bakarsanız anlayacakmışsınız gibi geliyor.

Superga Bazilikası

1706'da İspanya ile süren savaşı tüm ayrıntıları ile görebilmek için Savoy Ailesi'nden Dük 2. Victor Amadeus bu tepeye gelir ve eğer zafer kazanılırsa tüm Torino'ya hakim bu tepeye Meryem Ana'ya adanmış bir bazilika yaptıracağını söyler. Zaferin ardından dük sözünü tutar ve  bazilika 1731'de ibadete açılır. Barok tarzdaki kilisenin cephesinin tasarımızda mimarın Roma'daki Panteon'dan esinlendiği düşünülmekte.

1949 yılında TorinoF.C. takımını taşıyan uçak bu tepeye düşmüş. Tepede bazilikanın arkasında kazada hayatını kaybedenlere adanmış, üzerinde ölen 31 kişinin isminin olduğu bir anıt bulunur.

AYRINTI

Slow Food

1986'da Roma'daki İspanyol Merdivenlerin yanına McDonald’s açılmasını protesto etmek ve yerel yemek adabı, kültürü ve deneyimlerine sahip çıkmak için tüm Fast Food (Hızlı Yemek) restoranlarına karşı başlatılmış bir harekettir. Bu hareket  ‘İyi, Temiz ve Adil = Yavaş Yemek’ sloganı ile Torino’nun hemen yakınındaki Bra kasabasında bir organizasyon haline getirilmiş.

Mevsime ve coğrafyaya uygun meyve ve sebzelerin yetiştirilmesi, uygun ortamlarında satılması geleneksel mutfaklara ve süre gelen yemek kültürlerine uygun şekilde pişirilmesini amaçlar.

Ülkemizde de şubesi bulunan Eataly bu akımın sonucunda ortaya çıkmıştır.  İlk şubesi yine bu akının öncüsü olduğu düşünülen Torino'da kurulmuş ve dünyanın birçok şehrinde şubeleşmiştir.

bu büyük marketlerde hem meyve, sebze ve diğer tüm yiyecek alışverişinizi yapabilir yada restoranında keyifle yemeğinizi yiyebilirsiniz.

Ulusal Otomobil Müzesi (The National Automobile Museum)

 İtalya, Fransa, İngiltere, Almanya, Hollanda, İspanya, Amerika ve Polonya'dan 80 farklı otomobil markasından 200 ayrı otomobilin sergilendiği bir müzedir. Otomobilin icadından bu güne hemen her dönemi temsil eden örnekler koleksiyonunda mevcut. bu gelişim müzede yayınlanan belgesellerle de destekleniyor. ayrıca otomobil konusunda yazılmış pek çok yazılı eserin bulunduğu bir kütüphanesi de var.

Mole Antonelliana ve Ulusal Sinema Müzesi 

Torino'nun simgesi kabul edilen bina mimarı Alessandro Antonelli’nin adıya anılıyor. Yahudi Cemaati tarafından 1863'te binanın yapımına başlanmış, ancak 1889’da tamamlanabilmiş.  Sinagog olarak tasarlanan bina Yahudilerin kaynak sıkıntısı nedeniyle daha inşaat bitmeden satışa çıkarılmış. Şehir Yönetimi halkında baskısıyla  binayı alarak tamamlanmasını sağlamış. 2000 yılında beri Ulusal Sinema Müzesi (Museo Nazionale del Cinema) olarak kullanılıyor. Dünyanın en yüksek müzesi ünvanına sahip. Müze dünyadaki önemli sinama müzeleri arasında yer alıyor. 300.000'nin üzerindeki film arşivinin yanı sıra afişler, kitaplar ve her türlü film ekipmanıyla büyük bir koleksiyona sahip. müze hem teknik olarak sinema sektörünün gelişimini hem sinemanın içindeki alt dalları hem de ülke sinemalarından çeşitli örnekleri barındırıyor. Doğal olarak İtalyan Sineması'na hayli geniş yer verilmiş. Müzede birçok film festivaline de ev sahipliği yapılıyor.  Bunlarda en prestijlisi Torino Film Festivali.

Palatina Kapısı (Porta Palatina)

Antik Roma şehir kapısı. Dünyanın en iyi korunmuş şehir kapılarından biri. MÖ 1.yüzyılda yapılmış. Etrafındaki diğer Roma kalıntılarını da içinde barındıran Arkeoloji Parkı'nın bir parçası durumunda. Oldukça büyük olan kapı uzaktan da ilgi çekiyor ve güzel kırmızı tuğlalarıyla  sizi yanına çağırıyor.

Torino ve Spor

Juventus F.C., Torino'da kurulmuş ve İtalyan Futbolu'nun en başarılı kulüplerinden biridir. Toplamda 62 resmi şampiyona kupasıyla, diğer tüm İtalyan takımlarından daha fazla kupaya sahiptir. Torino 2006 Kış Olimpiyatları'na da ev sahipliği yapmıştır. Şehrin etrafında pek çok kayak merkezi bulunur. Alçalıp yükselen tepelerinde 50'den fazla golf kulübüne de ev sahipliği yapar. Dört bir yanından dört farklı nehir ile çevrili Torino’da kürek ise başka bir spor dalı. Po Nehri kıyısındaki Kürek Kulüpleri arasında en ünlüsü ise Esperia. yani kısaca Torino diğer pek çok dalda olduğu gibi sporda da iddialı bir kent. Ben o kadar profesyonel değilim derseniz trafiğe kapalı yollarında ve Po Nehri'nin kenarında sakince yürüyüşünüzü yapabilirsiniz.

bottom of page